Paylaş:


RUHSAL TOPLUMSAL İYİLEŞTİRİM DERNEĞİ

 

Ülkemizde Selçuklular döneminden itibaren toplumun ruhsal hastalıklara karşı hoşgörülü, anlayışlı ve yaygın deyiş ile “veli ile deli” arasındaki ince çizgiye değinen saygılı bir yaklaşımı olduğu bilinmektedir. Çağdaş ruh hekimliğinin gelişimi ile birlikte psikiyatri hizmetleri Türkiye’de de geleneksel hastane hizmetleri şeklinde kurumsallaşmıştır. 2000’li yıllara kadar ruhsal iyileştirim (rehabilitasyon) hizmetleri ülkemizde çeşitli şekillerde uygulanmış olmakla birlikte kapsamlı bir kurumsallaşma ne yazık ki gerçekleşmemiştir. Avrupa ve Amerika’da 20. yüzyılın ikinci yarısında başlayan toplum temelli ruh sağlığı hizmetleriyle birlikte toplum içinde ruhsal iyileştirim çalışmaları hız kazanmıştır. Ülkemizde diğer ülkelere koşut olarak bu yıllarda hastane içinde veya hastaneye bağlı olarak uygulanan “hastalar için uğraşı çalışmaları” ve “üretime katkı etkinlikleri” gerçekleştirilmiş ve hem iyileştirim hem de toplumla ilişki kurmalarını desteklemek amacıyla Gündüz Hastanesi denemeleri olmuştur. Sağlık Bakanlığının 2011 yılında kabul ettiği Ulusal Ruh Sağlığı Eylem Planı çerçevesinde ciddi ruhsal hastalığı olan bireylere hem psikiyatrik tedavi hem de ruhsal toplumsal iyileştirim hizmetlerinin sunulması için Toplum Ruh Sağlığı Merkezleri kurulmaya başlanmıştır. Böylece ruhsal iyileştirim hizmetleri ilk defa kurumsallaşma şansı bulmuştur.

Ruhsal iyileştirimin amacı süreğen ruhsal hastalığı olan ve yetiyitimi yaşayan bireylerin, içinde yaşadığı toplumla ilişki içerisinde ve bağımsız olarak en az destekle mesleksel, eğitsel ve ailesel rollerini sürdürebilmeleri için gerekli beceri ve yeterli kaynaklarla donatılmasıdır. Ruhsal iyileştirim hizmetleri, disiplinler arası iş birliğini gerektiren, uzun süreli emek isteyen, insancıl duyguları ön planda olan, istekli, becerili, sabırlı ve ekip çalışmasına uyum sağlayan bir takımla yürütülebilir. İyi düzenlenmiş iyileştirim çalışmalarıyla kişiler ‘hasta olma’ rolünden çıkıp ‘birey olma’ rolüne geçecek ve toplum içinde sorumluluk alacaklardır. Böylece birey, aile ve çevre tedaviye sahip çıkarak iyileşmenin tüm boyutlarında rol almış olacak, hastalığın gizlediği ve toplumdan uzaklaştırdığı kişi ön plana çıkacak ve olabildiğince doyumlu bir yaşam sürecektir.

Ruhsal iyileştirim alanında çalışan kişilerin profesyonel bir hizmet sunabilmesi için gerekli eğitim ve becerilerle donatılmış olmaları gerekmektedir. Bu amaçla 2015 yılında Kocaeli Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsüne (SBE) bağlı olarak Ruhsal Rehabilitasyon Anabilim Dalı yüksek lisans programı açılmıştır. Program, alanında bilim uzmanlarının yetişmesine katkı vermiştir. Alanda yetişmiş uzmanların mesleki gelişme hedeflerini belirlemek, bu hedeflerin gerçekleştirilmesini sağlamak, bu konuda çalışmalar yapan kişi ve kuruluşlara destek vermek amacıyla da 21.06.2017 tarihinde Ruhsal Rehabilitasyon Uzmanları Derneği kurulmuştur. Kocaeli merkezli olarak kurulmuş olan derneğin altyapısını KOÜ SBE Ruhsal Rehabilitasyon Anabilim Dalı öğretim üyeleri ve lisansüstü öğrencileri oluşturmuştur. Dernek aracılığıyla kongreler ve kurslar düzenlenmiştir. Ruhsal toplumsal iyileştirim alanında Türkiye’de Toplum Ruh Sağlığı Hemşireliği, Bağımlılık Rehabilitasyonu ve Ergoterapi gibi başka yüksek lisans ve doktora programları da açılmış ve alanda yetişen uzman yelpazesi genişlemiştir. Programlar genelde hemşirelik, psikoloji, psikolojik danışmanlık, sosyal hizmet ve ergoterapi gibi lisans alanlarından öğrenci kabul etmektedir. Böylesi genişleyen yelpazeyle birlikte derneğin kapsayıcılığının da artması gerektiği anlayışıyla 2022 yılı mayıs ayında yapılan olağanüstü genel kurulda derneğin adı Ruhsal Toplumsal İyileştirim Derneği olarak değiştirilmiştir.

Derneğin hedefi ruhsal toplumsal iyileştirim alanında çalışan uzmanların iş birliklerini artırarak Türkiye’de ruhsal iyileştirim çalışmalarıyla ilgili eğitim, araştırma, uygulama ve politikaları yönlendirmede etkili bir kurum olmaktır.